"Hissettirdikleri, nefeslerimizi kesiyor. Aşk sahneleri karşı konulmaz. Laurens'ın hikayeleri parlıyor."
-Publishers Weekly-
O, rüyalarının erkeği miydi?
Melek kılığında bir şeytan mıydı yoksa?
Cynster ailesinin en kötü şöhretli üyesi Şeytan gözü kara dadı Honoria Wetherby ile uygunsuz bir durumda yakalandığında, genç kadına evlenme teklif ederek herkesi şaşırttı. Hayatı skandallarla dolu bu çapkının günün birinde evleneceği kimsenin aklına gelmezdi. Sosyetenin önde gelen anneleri, İngiltere'nin bu en gözde bekarını elden kaçırdıkları için yakınırken, Şeytan'ın sinsi kuzenleri ise düğün tarihi konusunda bahse giriyordu.
Ancak Honoria, toplumun beklentilerine boyun eğecek bir kadın değildi. Ve sırf bir adamla, gizlice ve tek başına buluştuğu ortaya çıktı diye onunla evlenemezdi. Güzel Honoria'nın asıl tutkusu macera yaşamaktı. Cynster ailesinden genç bir kuzenin cinayetini çözmek bu duygusunu biraz olsun tatmin etmişti.
Cinayet çözülünce de Honoria dünyayı gezmeye karar verdi. Ancak bu planı gerçekleşmeyecekti çünkü Şeytan'a duyduğu dizginlenemeyen arzu, onu çok farklı bir heyecanın pençesine düşürecekti